Cumhuriyetimizin kuruluşunun 95. yıl dönümü dolayısıyla Valimiz Sn. Enver Ünlü ve eşi Sema Ünlü Hanımefendi'nin ev sahipliğinde 29 Ekim Resepsiyonu düzenlendi.

Resepsiyona Iğdır Milletvekili Yaşar Karadağ, Garnizon ve 5. Hudut Alay Komutanı P. Albay Hakkı Bahadır Öztürk, Cumhuriyet Başsavcısı Muhammet Sağlam, 26. Dönem Iğdır Milletvekili Nurettin Aras, mülki ve askeri erkan, il protokolü, kurum müdürleri, sivil toplum örgütü temsilcileri, emniyet mensupları, iş adamları, şehit yakınları, gaziler, muhtarlar, basın mensupları ve çok sayıda davetli katıldı.
Valimiz Sn. Enver Ünlü ve eşi Sema Ünlü Hanımefendi, resepsiyona katılan misafirleri karşılayarak tek tek onların Cumhuriyet Bayramlarını kutladılar.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan resepsiyon programı, Kur'an-ı Kerim Tilaveti, duaların okunması, Valimizin konuşmaları, sinevizyon gösterimi ve pasta kesimi ile devam ederek müzik dinletisinin ardından yapılan ikramlarla son buldu.
Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonunda konuşan Valimiz, Cumhuriyetimizin 95. kuruluş yıl dönümünü kutlayarak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, onun silah arkadaşları ile ebediyete intikal etmiş olan gazi ve şehitleri rahmetle andığını belirtip; ''Bu onurlu günümüzde davetimize icabet ettiğiniz için sizlere teşekkür ediyorum. Hepiniz hoş geldiniz. Bugün çok heyecanlıyız, çok duyguluyuz, çünkü Cumhuriyetimizin kuruluşunun 95'inci yıldönümünü kutluyoruz. Ancak millet olarak yaklaşık bin yıldır bu topraklarda nefes alıp veriyoruz. Bin yıldır hüküm sürdüğümüz Anadolu'da; inancımız ve geleneklerimiz doğrultusunda, adalet ve hoşgörüyle, yaratılanı yaratandan ötürü severek bütün insanlığa kucak açıyoruz. Bizler, komşularımıza, mazlumlara, muhtaçlara her zaman el uzatıp, zulme ve haksızlığa karşı her zaman mücadele veriyoruz. Kıymetli davetliler; Cumhuriyet’in sağladığı barış ve huzur ortamı sayesinde; 95 yılda eğitimden sağlığa, insan haklarından sanayileşmeye, özgürlükten ekonomiye kadar her alanda önemli atılımlar gerçekleştirmiş olan Türkiye Cumhuriyeti; köklü, büyük, güçlü, demokratik ve bir hukuk devleti olarak pek çok ülke için örnek olmuştur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ sözünde vücut bulan anlayışa sımsıkı sarılmak hepimizin vazifesidir. Bu şuuru asla kaybetmeyen milletimiz, 15 Temmuz Darbe Girişimi’nde bir kez daha demokrasinin yegâne yol olduğunu tüm dünyaya göstermiştir. Türkiye Cumhuriyeti’ni, kuruluş felsefesindeki gibi muasır medeniyetler seviyesine taşımak için bugün hepimize büyük görev ve sorumluluklar düşmektedir. Şüphesiz ülkemizin bu yoldaki en büyük destekçisi ilim ve sanatla mücehhez genç nüfusudur. Bugün, bizi biz yapan yüksek değerlerimizi daha gür sesle yüceltmeli, geçmişte olduğu gibi bugün de tek yürek olmalıyız. Böylece kardeş kavgası çıkarmak için beyhude bir çaba içinde olan şer odaklarına; bayrağımıza, şerefimize, onurumuza, bağımsızlığımıza sahip çıkarak, kutsallarımıza göz diken her girişimi ve oluşumu bertaraf etme azmimizi yeniden göstermiş olacağız. Biz böyle dik durarak devletimize, milletimize olan bağlılığımızı herkese gösterdikçe Allah’ın izniyle bu bayrak asla inmeyecek, bu ezanlar asla susmayacaktır. Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere devletimizin her kademesinde olduğu gibi Türkiye'de yaşayan bütün vatandaşlarımızın da aynı duygu ve düşünce içerisinde olduğunu görmek bizlere geleceğe daha güvenli bakma adına daha da umutlandırmaktadır. Bu duygu ve düşüncelerle aziz milletimize, ay yıldızımızın gölgesinde bir ve beraber nice 95'inci yıllar diliyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Cumhuriyet'in mimarı olan İstiklal mücadelemizin bütün kahramanlarını, ilimizde hain teröristlerle girilen çatışmada şehadete ulaşan son şehidimiz Piyade Teğmen Celal Dağlı’yı, Tunceli’de hipotermi sebebiyle şehadeta ulaşan Uzman Çavuş Asım Türkel ile Feruh Dikmen’i, 26 Ekim 1993 tarihinde, Bismil’in Çavuşlu Köyü İlkokulu’nda daha ilk maaşını bile harcayamadan Bölücü Terör Örgütü mensuplarınca babasıyla birlikte hunharca katledilen Tekirdağlı Şehit Öğretmen Neşe Alten’i, 15 Temmuz hain darbe girişiminin seyrini değiştiren ve darbeye karşı direnişin temsili haline gelen Astsubay Kıdemli Başçavuş Ömer Halisdemir’i, 15 Temmuz gecesinin ilk şehidi olan hemşehrimiz Topçu Astsubay Kıdemli Başçavuş Bülent Aydın’ı ve yine 15 Temmuz gecesinde Ankara Özel Harekât Daire Başkanlığı’nda görevli iken darbecilerin bombardımanı sonucunda şehadete ulaşan hemşehrimiz Başkomiser Bülent Yurtseven’i ve eşsiz fedakârlıklarıyla milletimizin gönlünde ölümsüzleşen bütün şehit ve gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyor ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızı en samimi duygularımla kutluyorum. Saygı ve sevgilerimi sunuyorum.'' dedi.